İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

AHİ DEVLETİNİN KURULDUĞU ANKARA’DAN CUMHURİYETE BAŞKENT OLAN ANKARA’YA

Ahi beyliği Osmanlıdan önce kurulmuştur. Aynı zamanda Ahilik Bektaşiliğin bir kolu sayılır. Ahiliğin görevi esas olarak sanat ve ilim öğretmek ve halkı zenginleştirmek paylaşımı adaleti yaymaktır.Bu felsefe Hünkar Hacı Bektaş Veli’nin felsefesidir .
Ahi Evren ve Hünkar Hacı Beltaş Veli ilişkisine bakmadan Ahiliğin ne olup olmadığını anlamak pek mümkün olamaz.
Ahilik, Ahi Evran tarafından Hünkâr Hacı Bektaş-ı Veli’nin tavsiyesiyle kurulan esnaf dayanışma teşkilâtıdır. Aslen Horasan kökenli olup Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde Anadolu’da yaşayan Müslüman Türkmen halkın sanat, ticaret, ekonomi gibi çeşitli meslek alanlarında yetişmelerini sağlayan, onları hem ekonomik hem de ahlaki yönden yetiştiren, çalışma yaşamını iyi insan meziyetlerini esas alarak düzenleyen bir örgütlenmedir. Kendi kural ve kurulları vardır. Günümüzün esnaf odalarına benzer bir işlevi olan Ahilik iyi ahlakın, doğruluğun, kardeşliğin, yardımseverliğin kısacası bütün güzel meziyetlerin birleştiği bir sosyo-ekonomik düzendir. Ahi Evran’a Ahi Baba da denir. Baba Ilyas Horasani den sonra birçok Erene Baba denmiştir. Babalılar hareketi Mesudiye Hangahından tüm Anadolu yu etkilemiş kendiside Kutbittin Haydardan sonra Kalenderi ve Haydari Dervişi olan Hünkar Hacı Bektaş Veli Anadoluya gelip Baba Ilyas Horasani ye inkisap etmiştir. Babalılar isyanı dağıtılınca Babalılar özelikle balkanlara kaçmış bugün Bektaşilik içinde tıpkı Ahiler gibi eriyerek Bektaşi olmuşlardır.
Ankara’yı merkez edinen ve şehirle civarında teşekkül eyliyen Ahi hükümeti, bir derviş-esnaf cumhuriyeti olup, bir bakıma Ortaçağ İtalyan site cumhuriyetlerine benzemektedir. Takriben 1290’da başlamış, 1354’e kadar aşağı yukarı 64 yıl devam etmiştir. 1308’e kadar Selçukoğulları’na, 1335’e kadar İlhanlılar’a, sonra Eretnaoğulları’na, nihayet Karamanoğulları’na bağlanmıştır, hiç bir zaman tam müstakil olmamışlardır. 1354’te Osmanoğlu Gazi Süleyman Paşa (Rumeli Fâtihi olan Velîahd-Şehzâde), Ankara’yı fethetmiş, Osmanlı devletine bağlamıştır.
Bir ara Ankara, Karamanoğulları’nın eline geçmişse de, hemen yetişen Süleyman Paşa’nın kardeşi I. Sultan Murad, Ankara’yı kesin şekilde almıştır. Ankara, garip bir tecelli olarak 570 yıl kadar sonra, bu kere çok büyük bir Türk cumhuriyetine başkent olmuştur. Türkler’de cumhuriyet idaresi Atatürk’ten önce tamamen meçhul olduğu için, Ahi Cumhuriyeti dikkate değer. Ahiler, teşkilâtlanmış ve tasavvufî dervişlik esaslarına dayanan esnaf loncası başkanlarıdır.
Osmanlı devletinin kuruluşunda rolleri mühimdir. Bununla beraber Ahi cumhurreislerinin, aynı aileden geldikleri anlaşılıyor. Ahi Şemseddin Yusuf Efendi’nin ailesi, çok nüfuz kazanmış olacaktır. Oğulları Ahi Hüseyin Efendi ile Ahi Kemâleddin Hasan Efendi’dir. Hüseyin Efendi’den sonra oğlu Mehmed Efendi, sonra onun oğlu II. Hüseyin Efendi’nin reis oldukları sanılıyor. II. Hüseyin Efendi’nin kardeşleri, Hasan ve Yusuf efendilerdir. Aslı Akhî şeklinde yazılan Ahi kelimesinin Arabça kardeşim mânâsına geldiği gibi, Türkçe akı/akhı kelimesinden bozulduğu rivayeti üzerinde de durulabilir.
Ankara Ahî Devleti Beyleri (1290-1354 = 64?)
1. Ahi Hüsâmeddin I.Hüseyin Efendi (1290-1296)
2. Ahi Şerefeddin Mehmed Efendi (1296-1332)
3. Ahi II.Hüseyin Efendi (1327-1354)
Araştıran :
Mehmet Özgür Ersan
Abdal Yesari
Resim : Beylikler Zamanı Anadolu

İlk yorum yapan siz olun

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir