Kabuli Baba
Hayatı
Mustafa Kabuli Efendi Tarikat-ı Aliyyeyi Rifaiye meşayihinden Şeyh Ibrahim Ecel Hz.den ahz-ı yed-i inabetle nail-i meram, o Hakka yürüyünce de Uzunköprülü Müftüzade Saadettin Efendiden tekmil tarikata ve rütbe-i hilafete nail olmuştur.
Mustafa Kabuli Efendi 1815 de Edirne Selimiye Camii civarında şimdiki adıyla Hazinedar Sinan Bey Mahallesi Kabuli Baba Sokağında bir dergah kurmuştur.
Bu dergahın kitabesinde;
Şıh Kabuli Mustafa ki bende-i al-i resul
Ba işaret mürşid-i rah sedat dil sevvab
Seyyid Ahmet sokağı aşkına bu tekkeyi
Eyledi bina ki namı ta kiyamet ola yad
Söyledi tarih-i tammın sub’Hak’tan mülhemen
Bab-ı vusulin eyledi Hak aşıkanı içün küşad
1231 Hicri(1815 Miladi)(2)
Dostlar! Her şey Rabbin sevgisinden var oldu. O var’a hizmet, O büyük yare hizmettir.
Kim olursa olsun, eliniz ayağınız tutarken bütün gücünüzle hayra hizmet edin. Gücünüz yoksa, güler yüz ve tatlı dille gönül alıcı olun. Onu da yapamazsanız kalbinizden iyilik dileyin. Rabbin sevdiklerine hizmet, Allahü Teala’ya ibadettir.” (S.6)
Nefsinizin arzularını terk edin. Üzüntünüz, derdiniz dağılsın.
Her kişi, kendini görüp bilmeye gelmiştir; görene, bilene ne mutlu. (S.7)
Mustafa Kabuli Efendi Er-rifai ( Kabuli Baba)
Kabuli Baba geceleri tebdil-i kıyafetle gezer ihtiyaç sahiblerini bulur hali vakti yerinde olanlardan onlara yardım etmelerini, iş bulmalarını sağlar onları dergaha davet eder söylediği irfanlı sözlerle onları doğru yola teşfik ederdi.
Edepli yürü, hayalı konuş, sendeki şeref, seni yaratandandır.
Bir kişiyi çamurdan kurtarmak, bir aileyi kurtarmak gibidir.
En büyük bahtiyarlık, insanlığının kıymetini bilmektir.
Gördüğün kişi, şayet onu görür görmez sana Allahü Teala’ yı hatırlatıyorsa, bilesin ki o Allah’ın velisidir.’ (S.😎
Gülşen-i Tarikatında Piri Sani Şeyh Hasan Sezai Efendinin bir gazeline yazdığı tahmis pek meşhurdur.
Ey gönül eyler gani Allah bir yüzden dahi
Halk eder merd-i sahi Allah bir yüzden dahi
Edüp ikram vefi Allah bir yüzden dahi
Şad eder gamginleri Allah bir yüzden dahi
Feth eder her müşküli Allah bir yüzden dahi
Mustafa Kabuli Efendi Er-rifai ( Kabuli Baba)
Kabuli Baba kendi kalemiyle 273 parça kitap yazmışsa da 1877-1878 Rusların Edirne işgali sırasında eserleri yağma edilmiştir.
Hicri 1244 Miladi 1828 senesinde Hakka Yürümüş kabri dergahın bahçesindedir.
Mevcut elimizde kalan eserleri
1. Kenzü’l Esrar
2. Divan ( Süleymaniye Kütüphanesi Izmır Kısmı 547/2) (3)
Kenzü’l Esrar ( Sırların Hazinesi) – Kabuli Baba
Ehli Şeriat
Seyyid Ahmet er Rifai hz. buyurdu ki ;
‘ Zühd, Allah rızasını kazanmanın ilk basamağıdır. Kim ki, kulluğun temelini zühd üzere kurmazsa, Muhammed Mustafa Efendimizin tebliğ ettiği şeriat mertebelerinin hiçbir şey elde edemez.
Zühd :
Dünya ve dünya ehlinden yüz çevirmek, Allah’a ve Allah dostlarına yönelmek.’ diye tarif etmiştir.
Ehli Tarikat
Bir kimse yalnız başına yola gitmek isterse, ilk adımda şaşırır ve yanlış iş yapmış olur.
Ehli Hakikat
Hakikatler zahir olup meydana çıkınca, ilmin eserleri derece derece meskut olur(düşer gönlüne). O ilimleri ifade eden yazılar baki olup, hakikatı sakıt olur.
Ehli Marifet
Marifet demek Cenabi Allahı kemali rububiyetiyle hakkıyla bilmektir. O’na karşı korku ile ümid arasında bulunmaktır. Ve nefsinin kul olduğunu bilip, O’nun emirlerine zelilane ve isteyerek boyun eğmektir.
Ve inancından asla şek ve şüphe etmeden inanmaktır.
İhlas Suresi üzre her ihsan ve lütfun ondan olduğunu bilmektir.
Bir Salik-i Hak ( Hakka giden kişinin) önce kendi vücudunun ilmini, sonra süluk( manevi yolculuk) ilmini, vücudunun hakikatını ve mürşidinin esrarını ve hakikatlarını bilmesi gerekir.
Muhammed Mustafa Efendimiz buyurmuşlardır;
‘ Kim ki nefsini bilirse, Rabbini de bilir.’
İlim ikidir.
a – İlm-i ebdan= Beden İlmi
b – İlm-i edyan= Dinler İlmi
İlmi ebdan ;
Marifet-i nefistir. Kişi, mürşidin himmetiyle Tarikat-ı Aliyye-i Muhammediyye’ye sülukle beraber, evvela kendisini bilmesidir.
Aşk ile
Mehmet Özgür Ersan
Abdal Yesari
Kaynak:1) Kenzü’l Esrar ( Sırların Hazinesi) Şeyh Mustafa Kabuli Er Rifai Sadeleştiren: Mehmet Bayrak Divan Yayınları 2001 Istanbul
2)Oral Onur, Edirne Kitabeleri s.248
3) Türkiye Gazetesi, Evliyalar Ansiklopedisi C.7 s.360-363
İlk yorum yapan siz olun