Alevi-Bektaşi Ocak Sistemi: Safevî ve Hacı Bektaş Dergâhlarına Bağlılık

Anadolu’daki Alevi-Bektaşi ocak sistemi, tarih boyunca iki ana serçeşmeye dayanmıştır: Safevî tarikatının Erdebil dergâhı ve Bektaşî tarikatının Hacı Bektaş dergâhı. Görünürde bağımsız gibi görünen ocaklar, erkân ve buyruğunu bu iki merkezden almış, yol silsilelerini buradan sürdürmüştür. Bu makalede, ocak sisteminin tarihsel kökeni, erkân kitapları ve belgeler ışığında bağımsızlık iddialarının geçersizliği tartışılacaktır.

Ocak sistemi, Alevi-Bektaşi topluluklarının hem inanç hem de sosyal örgütlenme biçimidir. Ancak her ocak, bir tarikata bağlanarak varlık bulmuştur. “Bağımsız ocak” anlayışı tarihsel gerçeklikle uyuşmamaktadır. Nitekim, ocakların tümü ya Safevî dergâhına (Erdebil) ya da Hacı Bektaş dergâhına (Rum/Anadolu) bağlanmıştır.

Safevî Tarikatı ve Ocaklar

Safevî tarikatı, Şeyh Safiyyüddîn-i Erdebilî (ö. 1334) tarafından kurulmuş, onun soyundan gelen Şeyh Cüneyd ve Şeyh Haydar ile Kızılbaşlık ideolojisi Anadolu’ya taşınmıştır. Şah İsmail’in (Hatayi) siyasallaştırdığı bu yol, özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu’daki ocakların serçeşmesi olmuştur.

Erkân Kitapları:

Şeyh Safî Buyruğu

İmam Cafer Buyruğu
Bu metinler, Kızılbaş ocaklarının dini, hukuki ve toplumsal kurallarını belirlemiştir.

Belge: Erdebil dergâhının Anadolu ocaklarına gönderdiği halifeler ve fermanlar arşivlerde kayıtlıdır (bkz. Feridun Emecen, Safevîler ve Anadolu, İstanbul 2014).

Hacı Bektaş Dergâhı ve Ocaklar

Horasan erenlerinden Hünkâr Hacı Bektaş Veli (ö. 1271), Anadolu’da dergâhını kurarak Alevi-Bektaşi ocaklarının serçeşmesi olmuştur. Rumeli, Balkanlar ve Anadolu’nun birçok yerindeki ocaklar bu merkeze bağlanmıştır. Özellikle Balım Sultan (ö. 1516) döneminde Bektaşilik tarikat olarak örgütlenmiş, ocakların erkânı bu dergâh tarafından şekillendirilmiştir.

Ocak Bağlılıkları: Abdal Musa Ocağı, Kaygusuz Abdal Ocağı, Sarı Saltık Ocağı ve daha niceleri Hacı Bektaş dergâhıyla bağlıdır.

Belge: Osmanlı arşivinde, Hacı Bektaş dergâhına bağlı ocak dedelerinin beratları mevcuttur (bkz. Suraiya Faroqhi, Bektaşîlik ve Osmanlı, Ankara 2005).

Bağımsız Ocak Olmaz

Tarihî belgeler ve erkân kitapları göstermektedir ki, tamamen bağımsız bir ocak yoktur.

Safevî ocakları Erdebil dergâhına,

Bektaşî ocakları Hacı Bektaş dergâhına bağlanmıştır.

Alevi irfanı bunu özlü sözlerle dile getirir:

> “Her kuzunun anası vardır, her ocak serçeşmesini bulur.”

Alevi-Bektaşi ocak sistemi, iki büyük tarikata dayanır: Safevî (Erdebil) ve Bektaşî (Hacı Bektaş). Bu nedenle, “bağımsız ocak” kavramı tarihsel, teolojik ve sosyolojik açıdan temelsizdir. Anadolu’daki bütün ocaklar, bu iki serçeşmeden birine bağlanarak yol yürümüştür.

Mehmet Özgür Ersan Abdal Yesari

Kaynakça

Ahmet Yaşar Ocak, Babailer İsyanı, Ankara: TTK, 1996.

Ahmet Yaşar Ocak, Alevî ve Bektaşî İnançlarının İslâm Öncesi Temelleri, İstanbul: İletişim, 2010.

Feridun Emecen, Safevîler ve Anadolu, İstanbul: Timaş, 2014.

Suraiya Faroqhi, Bektaşîlik ve Osmanlı, Ankara: TTK, 2005.

Irene Melikoff, Uyur İdik Uyardılar: Alevîlik-Bektaşîlik Araştırmaları, İstanbul: Cem Yayınevi, 1993.

  • Related Posts

    Gülbanglarda Serçeşme’yi Anmak: Erkânın Ruhu ve Hünkar Hacı Bektaş Veli’nin Konumu

    Alevi-Bektaşi yolunun temel direklerinden biri, cemlerde okunan gülbanglardır. Gülbang yalnızca dua değil, aynı zamanda topluluğun inanç kimliğini, yol bağlılığını ve manevi silsilesini hatırlatan bir erkândır. Tarihî kaynaklarda, yazma cem belgelerinde…

    Su ve Güneşin Şarkısı

      Toprağın damarlarında akan su, Hayat verir her canlıya, yeşertir her çiçeği. Güneş, gökyüzünün kırmızı tacı, Isıtır her bedeni, aydınlatır her yüreği. Nicedir bir yabancıyım, sessiz yaşıyorum, Kalabalıklar arasında, kendimle…

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir