Wilhem Barthold, Safevîlerin Farslıktan ziyade Türk menşeli olduğu
kanaatindedir.[1] Rus tarihçisi Petruşevski ise benzer görüşte olup
“ilk Safevî şeyhleri Erdebil’de yaşamış ve onların anadili Azerice
olmuştur” demektedir.
İsmail Hakkı Uzunçarşılı’nın Safevîlerin nesebiyle ilgili olarak;
“Halis Türk olan bu ailenin siyasetlerine alet olmak üzere
yayınladıkları silsilenamelerine göre kendilerini Sâdât-ı
Hüseyniyye’den göstermişlerdir”[2] diye yazmaktadır. Bu konuda benzer
bilgileri ise, Saffetü’s-Safa’daki verilerden hareketle Safiyüddin
Erdebilî’ye “Türk’ün piri” denildiğini, şeyhin “Türk köyünde”
yaşadığını ve misafir gelen Türk müritlerine daha iyi hizmette
bulunarak onlara beyaz ekmek ve bal sunduğu birçok kaynaklarında bile
Şeyh Safi’nin 1272 yıllarında aslen Fars olan birçok çağdaşlarının da
ona, ey Türk Piri, diye hitap ettikleri görülmektedir.[3][4]
Safevî Hanedanı’nın kökeni, 13. yüzyılın sonunda Şah İsmâil’in altıncı
dereceden dedesi olan[5] Safiyüddin İshak’ın Erdebil’de kurmuş olduğu
Safevî tarikatı’ndan gelmektedir.[6] Gilan’da büyük Alevî Türkmen
mürşidi Şeyh Zahid-i Gilanî’nin müridi olmuş Safiyüddin, şeyhin kızı
ile evlenerek Zahidiyye tarikatının başına gelmiş ve Zahid’in
ölümünden sonra tarikat Safevîyye olarak tanınmıştır.[7] Şeyh
Cüneyt’in tarikat başkanlığı döneminde, Akkoyunlular koruması altında
olan Safevîler, büyük sayıda Azeri ve Anadolu Türk’ünü Şiîliğe
çevirmeye başlamışlar.[8] Bu Şiî [Alevî-Bektâşî] Türkmenler genelde
başlarına kırmızı sarık giydikleri için, tarihi kızılbaş adını
almışlar.[9]
^
Ancak V. V. Bartold’un hanedanın Türk kökeni hakkındaki görüşü daha
güvenilirdir ve kaynak verilerle doğrulanmaktadır. Alim, bu hanedanın
kurucusu ve adını taşıyan Şeyh Safieddin ve onun soyundan gelenlerden
bahsederken, “bu Erdebil şeyhlerinin hiç şüphesiz Fars değil, Türk
kökenli olduğunu” söylemiştir.[10] I. P. Petrushevski de aynı görüşü
ifade ediyor: “İlk Safevi şeyhleri Erdebil’de yaşadılar, ana dilleri
Azerice (Azerbaycan Türkçesi – tarihçi Nazım Halilov) idi.”[11][12]
Eserde Hanna Sohrveid’e göre “Safwat al-Safa”, Safiye’ye bir Türk
olarak hitap ettiği her şey: “Ey piri-türk” (Ey Türk azizi), “Türk
genci”, “Türk oğlu” ve bu nedenle onun bir Türk olduğundan şüphe
yoktur.[ 13] M. Abbasli, Şeyh Safieddin’in Türk kökeni hakkında zengin
malzeme toplamıştır.
Şimdi bile, Safevi hanedanının temsilcileri tüm dünyaya yayılmış
durumda. Bu ülkeler arasında İran, Azerbaycan, Pakistan, Türkiye vb.
bir örnek verilebilir. Hanedanlığın en ünlü üyeleri Azerbaycan
Cumhuriyeti’nin güney bölgesinde yer alan Celilebad semtinde
yaşamaktadır.
Safevi hanedanının çok eski zamanlardan beri Kürt veya İran kökenli
olma olasılığı, daha güvenilir kaynakların bilgilerine
dayanmamaktadır. Ayrıca Şeyh Safieddin’in Türk etnik grubuna ait
olduğundan şüphe edilemez.[13]
Araştıran: Mehmet Özgür Ersan
Abdal Yesari
Kaynakça :
1)W. Barthold, Soçineniya, C. II, bölüm I, Moskova, 1963, s. 748.
2) İsmail Hakkı Uzunçarşılı, Osmanlı Tarihi, C. II, Ankara, 1998, s. 225
3)Âlem-i Ârâ-yi Safevî, s. 11.
4)Heyyət, C. “Azərbaycanın Türkləşməsi və Azəri Türkçəsinin
Təşəkkülü”, Varlıq, Tehran 1992, s. 9-12.
5)Kütükoğlu, Bekir (1962). Osmanlı-Iran Siyâsî münâsebetleri T,
1578-1590. Edebiyat Fakültesi Natbaasi. 21 Eylül 2014 tarihinde
kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Temmuz 2009.
6) Uğur, Ahmet (1989). Yavuz Sultan Selim. Erciyes Üniversitesi, Sosyal
Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü. s. 45. 4 Temmuz 2014 tarihinde
kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Temmuz 2009. Bu hanedan adını
Safevî tarikatı reisi Şeyh Safiyüddin İshak’dan almaktadır.
7)Çiçek, Kemal (2000). The Great Ottoman-Turkish Civilisation:
Politics (İngilizce). Yeni Türkiye. ISBN 975-6782-18-8, ISBN
978-975-6782-18-7. 4 Temmuz 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi.
Erişim tarihi: 1 Temmuz 2009.
8)a b Goldschmidt, Arthur (2002). A concise history of the Middle East
(İngilizce). Westview Press. s. 142. ISBN 0-8133-3885-9, ISBN
978-0-8133-3885-9. 4 Temmuz 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi.
Erişim tarihi: 22 Temmuz 2009.
9)Under the leadership of Shaykh Junayd
(d. 1460) and the protection of the Black Sheep Turcomans, the
Safavids began converting the large number of Turks in Azerbaijan and
Anatolia to Shi’ism. These Shi’i Turks came to be called Kizilbash
(red heads) because of their distinctive headgear.
10)V. V. Bartold. Сочинения, т. II, ч, I, M., 1963, s.748
11)IP Petrushevskyi. Gosudarstava Azerbaycan в XV в.. стр. 205
“Pigulevskaya IV, Yakubovskyi A.Yu., Petrushevskyi I.P., Stroeva
12)L.V., Belenitskyi A.M. 1958”. 2010-12-27 tarihindeki kaynağından
arşivlendi. Kullanım tarihi: 2010-06-30.
Sohrweide, Hanna, “Der Sieg der Safevi in Persien und scine
Rückwirkungen auf die Schiiten Anatoliens im 16. Jahrhundert”, Der
Islam, 41 (1965), 95–221.
13)Oktay Efendiyev. Azerbaycan Safevi Devleti. Bakü, 2007
Resim : Şeyh Safieddin Erdebil Türbesi
İlk yorum yapan siz olun